Tiyatro TAM ile Soru-Cevap

“Mesai sonrası tiyatro  topluluğu” anlayışıyla hayatımızda yer edinen Tiyatro TAM ekibinin oyuncularından Seçkin Çeşmeci merak edilen soruları yanıtladı. Tiyatro TAM kimdir, nasıl ve ne zaman kuruldu, sahne alan oyunların hazırlık süreci nasıl gelişmekte, maddi zorluklarla nasıl başa çıkmaktalar gibi birçok sorunun cevabı aşağıdaki satırlarda. Şimdi TAM zamanı…

SANATA AÇILAN KAPI: TİYATRO TAM

Ben öncelikle okuyucularımıza Tam Sanat Derneğinden bahsetmek istiyorum. Ankara’da hayat bulan bağımsız tiyatro olarak yoluna devam etme mücadelesini sonuna kadar devam ettireceğiz.

Tiyatro TAM kimdir?

Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde faaliyet gösteren bir üniversite tiyatro kulübü olan Tiyatro Akademi’nin devamı niteliğinde, Tiyatro Akademi Mezunlarının kurmuş olduğu bir oluşumdur.

Tiyatro TAM ne zaman ve nasıl kuruldu?

Üniversite öğrenimi sırasında tiyatro topluluklarında yer almış öğrencilerin, mezuniyet sonrası da devam eden üretme, sanatta etkin olma ve sanata katkı sağlama isteği, Ankara için bir mezunlar sanat platformu ihtiyacını ortaya çıkarmıştı. Bu eksikliği hisseden Ankara’nın pek çok üniversitesinden mezun, 13 Temmuz 2012’de Tam Sanat Derneği’ni ve ardından Tiyatro TAM’ı kurmuş oldu. Tiyatro gönüllülerini de bünyesine dahil ederek genişledi ve bugünlere geldi.

Oyun hazırlama süreci nasıl ilerliyor?

Tiyatro TAM üyelerinin sezonda oynanmasını istedikleri oyun metinleri bir havuzda toplanır, topluca okunur, tartışılarak oylanır. En çok oy alan oyunlar arasından seçim yapılır. Ardından oyuna bir reji seçilir. Bu reji genelde gönüllü olanlardan seçilir. Daha sonra oyun üzerinde çalışılır. Oyuncu seçmesi yapılır. Provalara başlanır ve sonunda prömiyer yapılır. Aslında herhangi bir tiyatro ekibiyle aynı süreçten geçilir. Yalnızca mesai sonrası bir araya gelebilen bir ekip olmak, Tiyatro TAM’ı birçok ekipten ayıran bir özelliktir.

Tiyatro TAM olarak nasıl ayakta kalıyorsunuz ve bu noktada yaşadığınız zorluklar nelerdir?

Tiyatro TAM, emekle ve inatla yolculuğuna devam ediyor. Onun dışında maddi olarak bakılırsa bir dernek kuruluşu olduğumuz için üyelerden alınan aylık aidatlar destek oluyor. Tiyatro oyunlarından elde edilen bilet gelirleri var. Genelde oyun biletleri günlük sahne kiralarını ya da uzun vadede kostüm ve dekor masraflarını ancak karşılıyor hatta karşılamıyor diyebiliriz. Pandemi süreci bütün dünyayı olduğu gibi bizi de maddi olarak çok yaraladı. Bir süre fiziki olarak bir araya gelmeyi bıraktık. Online olarak sürece adapte olmaya çalıştık. Ama bizim için yol çok uzun ve meşakkatli. Herkesin farklı sektörlerde çalışarak parasını kazanması nedeniyle mesai sonrası tiyatro yapmamız ayakta kalmamız için önemli bir unsur diyebilirim.

Gitmiş olduğunuz turnelerde seyircilerin oyunlara ilgisi nasıldı? Ankara ile kıyaslamak gerekirse neler söyleyebilirsiniz?

Şimdiye kadar İstanbul ve Eskişehir’e gidildi. Her iki şehirde de tiyatroya yaklaşım Ankara’dakinden çok farklı. İstanbul’u ele alırsak çok fazla sayıda tiyatro yapabileceğiniz yer var. Seyirciler hem sosyal medyada aktif hem de hafta sonu yeni oyun var mı diye bilgi alıp duruma göre biletini ayırtıyor. Gittiğimiz oyunlarda güzel tepkilerle karşılaşmak bizi de motive ediyor. Eskişehir’de sosyalleşme bakımından en önemli aktivitelerden biri olan tiyatro etkinliklerine üniversite öğrencilerinin büyük ilgileri ve yerleşik zevkleri var. Yeniliklere karşı daha esnekler diyebilirim. Ankara seyircisi olarak sabit bir tiyatro müdavimi var ve her oyunu takip etmeye çalışıyorlar umarım bu sayı giderek artar.

Tiyatro TAM’ın diğer tiyatro gruplarından ayrılan yönü nedir?

Ankara’da ödenekli tiyatroların benzer oyun seçimleri ve tekdüzeliği, özel tiyatroların ise ticari kaygıları ön planda tutması karşısında, Tiyatro TAM olarak; Ankara’ya deneysel, alternatif ve nitelikli sanat anlayışı sunmak istiyoruz. Mesai sonrası grup oluşumunun çok fazla örneği de yok. Her yıl üniversiteden mezun olan ve sanat hayatına devam etmek isteyen kişilerin katılımıyla büyümeye devam eden topluluğumuz, aynı zamanda üniversite topluluklarına tecrübelerini aktarmakta ve eğitim desteği vermektedir. Bu da çoğu zaman diğer ekiplere göre daha fazla emek verilmesi ve özveride bulunulması anlamına geliyor.

Tarihsel süreç olarak baktığımızda Tiyatro TAM’ın ilk oyundan bugüne izlediği yol, hedeflediği ve kendini konumlandırdığı, varmayı planladığı nokta konusunda okuyucularımıza neler söyleyebilirsiniz? Genel anlamda nereye doğru ilerliyorsunuz?

İlk oyundan itibaren hep bir derdi olan metinler bulup sahneye koymaya çalıştık. Dertsiz, suya sabuna dokunmayan, beyin uyuşturan bol köpüklü işlerden uzak durmayı tercih ediyoruz. Tiyatro oyununa bir meta olarak değil, bir sanat eseri olarak yaklaşıyoruz. Kalabalıklara kendi sesimizi duyurma çabasındayız, kalabalıkların duymak istediklerini veya duymaya aşina olduklarını söylemesek de sesimizi duyanlar hatta sesimize yankı olanlar var. İyi ki varlar. Derdine ortak olduklarımızın, derdini dile getirdiklerimizin sayısı yavaş yavaş artacak. Sorgulayandan da sorgulatandan da korkmayacağız. Düşünmek/düşündürmek, zorlayıcı eylemler olmaktan çıkıp hayatın olağan akışına yerleştiğinde, hele de bunu tiyatro aracılığıyla yapmayı başardığımızda, çok önemli bir adım atmış/attırmış olacağız.

Tiyatro TAM’ın sivil toplum kuruluşları ile yaptığı çalışmalar veya bu kuruluşlara katkıları var mıdır?

Bu konuda elimizden geldiğince üzerinde durduğumuz çalışmalarımız var. Geçen yıl Suriyeli göçmen çocuklara özel gösterimler düzenledik. Sözsüz, yalnızca bedensel gösterime dayalı bir oyun olan Bir Acayip Taşınma adlı oyunumuzda ağırladık ve aldıkları keyif bizi mutlu etti.

Tiyatro TAM’ın aldığı ödüller var mıdır? Varsa nelerdir?

XVII. DİREKLERARASI SEYİRCİ ÖDÜLLERİ ANKARA- Ensemble (Canlandırmada Bütünlük)

XVIII. DİREKLERARASI SEYİRCİLERİ JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜ 2018 – ANKARA Ensemble (Canlandırmada Bütünlük)

Kral Üşümesi adlı oyunumuz pandemi sürecinde youtube aracılığıyla evlerinize konuk oluyor. Kral Üşümesi tıklayarak sayfaya ulaşabilirsiniz.

XIX. Direklerarası Seyircileri’nin oluşturduğu “Halk Jürisi” üyelerinin, 2018-2019 tiyatro sezonunda sahnelenen oyunlar arasında yaptıkları değerlendirme sonucunda; Kral Üşümesi adlı oyunumuzdaki performansıyla sevgili ekip arkadaşımız Ozan Evkaya, “Erkek Oyuncu” dalında ödüle lâyık görülmüştür.