Mayıs’ta Olan Biten

Bizden Sahneye Yansıyanlar

Dördüncü Duvar’ın bu bölümünde ekibimizden Taha Altınkaya, Naz Yeni ile İngiltere’de aldığı tiyatro eğitiminden göçmen tiyatrosuna, seyyar kumpanya’dan Migrant Shakespeare oyununa ve pandemi döneminde neler yaşadığına değin birçok konuda sohbet etti. Bu keyifli söyleşiyi dinlemek için tıklayınız:

https://tiyatro.co/ddxs4e10-naz-yeni-edinburghda-tiyatro-seyyar-kumpanya-migrant-shakespeare/

Aclan Büyüktürkoğlu’nu ağırladığımız Dördüncü Duvar’ın bu bölümünde Selma Köksal, Büyüktürkoğlu ile Latin Dili okuduğu yıllardan konservatuvara evrilen yolculuğundan başlayarak öykü anlatmak arzusuyla ve öğrenme tutkusuyla devam ettirdiği akademik hayatına; tiyatrodan Hollywood’a -sinemaya- uzanan süreçte deneyimlediklerine dair hoş bir sohbet gerçekleştirdi. Bu keyifli söyleşiyi dinlemek için tıklayınız:

https://tiyatro.co/ddxs4e11-aclan-buyukturkoglu-bilmeyi-isteme-arzusu-gozun-ice-cevrilebilmis-olmasi-holdenin-kulkedileri/

Dördüncü Duvar’ın 5. sezonunun final bölümünde, sunucularımız Selma Köksal ve Taha Altınkaya sezonun genelini değerlendirdi. Dinlemek için tıklayınız:

https://tiyatro.co/dds5-sezon-finali/

“Yastık Adam” oyunu üzerine Tansel Aytekin ve Göktuğ Metin ile yazılı bir röportaj gerçekleştirdik. Dilan Aydemir’in gerçekleştirdiği bu keyifli söyleşiyi okumak için tıklayınız:

https://tiyatro.co/tansel-aytekin-goktug-metin-roportaji/

Sahneden Yansıyanlar

İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen ve Sinop Hayaller Tiyatrosu Derneği tarafından hayata geçirilen “Her Köye Tiyatro” projesi sona erdi. 

Projenin amacının Sinop il ve ilçelerinde köylerde yaşayan ve çoğunluğu hiç tiyatro izlememiş çocuklara tiyatro ulaştırmak olduğunu belirten Dernek Başkanı ve Genel Sanat Yönetmeni Enes Cangül, projede emeği geçen herkese teşekkür etti. Cangül, “Valimiz Erol Karaömeroğlu başta olmak üzere, projemizin ortakları Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Dalgın, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Yahya Çınkıl, İl Millî Eğitim Müdürü Ercan Yıldız, İl Kültür ve Turizm Müdürü Metin Süren, Gençlik ve Spor İl Müdürü Mehmet Kalyon ve Sivil Toplumla İlişkiler İl Müdürü Nurdan Taşkan’a, minik öğrenci kardeşlerimizi tiyatro ile buluşturduğu için teşekkür ederim. Projemize gösterilen yoğun ilgiden oldukça memnunuz. Sinop merkez ve ilçe köylerinde öğrenim gören tüm ilk ve ortaokul öğrencilerimize ulaşabilmek adına çocuk tiyatrosu sahneledik. Tüm ilçelerimizde ve köylerimizde kısıtlı olan sosyal aktiviteler konusunda veliler ve çocuklarla daha sık buluşarak onlara oyunları daha çok izlettirmek istiyoruz.” dedi.

Projenin ilk gösterileri kapsamında ilkokul ve ortaokul çağındaki yaklaşık 5 bin öğrenciye çocuk tiyatrosu ulaştırıldığını belirten Genel Sanat Yönetmeni Enes Cangül, “Ülkemizde yaşanan deprem felaketi sonrası yastan dolayı 2. etap gösteri hazırlıkları sırasında projemize ara verilmiş, bir süre sonra da ilimize gelen depremzede ailelere ve çocuklarına proje oyunumuzu sahneledik.” dedi. Proje kapsamında Hans Christian Andersen’in “İmparator’un Yeni Giysileri” eserinden uyarlanan “Kral Çıplak” adlı müzikli ve danslı oyun sahnelendi. 

2013’te verilmeye başlayan Ekin Yazın Dostları Tiyatro Ödülleri, seçici kurulun yıl içinde izlediği ve en çok beğendiği sanatçı ve oyunlara ödüllerini vermeye başladı. Covid-19 salgınından dolayı tiyatro salonlarının kapatılmasıyla 2020-2021 sezonunda oyunlar izlenemediği için bir değerlendirme yapılamamıştı.

2021’de perdelerin yeniden açılmasına rağmen 2021-2022 sezonunda izlenebilen oyun sayısı yetersiz oldu ve 9. Ekin Yazın Dostları Tiyatro Ödülleri’nin 2021-2022 ve 2022-2023 sezonları oyunları birleştirilerek verilmesine karar verildi.

Son iki sezonun seçkisinde yer alan 145 oyun seçici kurul tarafından izlendi ve 20 dalda değerlendirildi. Bu yıl 4 kategorideki ödüller iki aday arasında paylaştırıldı ve genç yetenek ödülü dört oyuncuya verildi. Seçici kurul, 30 kişiden oluşan “Ekin Yazın Dostları Seyircileri” grubuna 9 oyun önerdi. Bu oyunlar grup tarafından toplu olarak izlendikten sonra sanatçılarla da tartışıldı. Grup, yılsonunda bir değerlendirme yaparak “Ekin Yazın Dostları Seyircileri Ödülü”nü belirledi.

Bir süredir meme kanseri mücadele eden tiyatro sanatçısı Pınar Alsan Ünsal yaşamını yitirdi. Pınar Alsan Ünsal’ın kendisi gibi sanatçı olan eşi Levent Ünsal da 2020 yılında kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmişti. 2020’de hayatını kaybeden oyuncu ve seslendirme sanatçısı Levent Ünsal’ın eşi Pınar Alsan Ünsal, bir süredir meme kanseriyle mücadele ediyordu. 

Ünsal’ın hayatını kaybettiği haberini meslektaşı Süha Uygur sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla duyurdu. Süha Uygur paylaşımında, “Cennet mekânın olsun… Levent’ine kavuştun…” ifadelerini kullandı.

Çorum Halk Eğitimi Merkezi Tiyatro Kulübü tarafından sahnelenen “Kahraman Doğa” isimli tiyatro oyunu, Hayat Boyu Öğrenme Haftası’nda çocuklar tarafından büyük ilgiyle izlendi. “Kahraman Doğa”, 31 Mayıs Çarşamba günü Devlet Tiyatro Salonu’nda dört seans hâlinde sahnelendi ve 3500 çocuğa ulaştı. Çorum İl Millî Eğitim Müdürü Abdullah Kodek, “Halk Eğitimi Merkezi’nin ilk kez kurulan tiyatro kulübü sayesinde 7’den 70’e her yaştan insanlara ulaşmayı hedeflediklerini” belirtti. Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Sadık Efe, “Tiyatronun sağlıklı ve faydalı bireyler yetiştirmek, olaylara farklı açılardan bakabilme becerisi kazandırmak, iş birliği ve dayanışmayı öğretmek, estetik algıyı geliştirmek ve sanata olan ilgiyi arttırmak adına önemli bir rol oynadığını…” ifade etti. “Kahraman Doğa”, okulların ardından bu kez de 31 Mayıs Çarşamba günü Devlet Tiyatrosu’na ait salonda sahnelendi.

“10. Frankfurt Türk Tiyatro Festivali” Türk tiyatrosunun önemli isimlerini sanatseverlerle buluşturdu. Festival, Savaş Dinçel’in yazdığı, Barış Dinçel’in yönettiği, Ali Yoğurtçuoğlu ve Gün Koper’in rol aldığı İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları oyunu “Uçurtmanın Kuyruğu” ile başladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Almanya Hessen Eyaleti Bilim ve Kültür Bakanlığı, Frankfurt Belediyesi, Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı ve Türk Hava Yolları’nın destek verdiği festival, tiyatro dünyasının usta isimleri Zihni Göktay, Tamer Levent ve Hikmet Körmükçü’nün katılımıyla gerçekleşti.

Gallus Theater’daki açılışta konuşan Türkiye’nin Frankfurt Başkonsolosu Erdem Tunçer, festivalin uluslararası boyutunu vurgulayarak, Türk ve Alman kültürünün birleştiği bu tür etkinliklerin kültürel ilişkilerin gelişmesine önemli bir katkı sağladığını belirtti. Festivalin, Türk tiyatrosunun değerli eserlerini tanıtmak ve Türk toplumunun kültürel mirasını Almanya’daki izleyicilere sunmak amacıyla düzenlendiği ifade edildi.

KATILIM SPONSORLUĞU

“Gençlik Haritası, başta Türkiye olmak üzere ulaşabildiği bütün bölgelerde sanatsal faaliyetleri dezavantajlı gruplara ulaştırmayı, sanatın iyileştirici gücünü yaymayı hedeflemektedir. Bölgelerde farklılık gösteren sanat disiplinlerine ulaşmanın zorluğunu her kültürel ortamda hisseden bireylerin yapılacak projelerle; farkındalığını, yaratıcılığını, becerilerini geliştirerek onları sanatsal açıdan donanımlı yaparak yaşadığı toplumun bilincinde olmaları sağlanacaktır.
Gençlik Haritası bu hareketle erişilemeyen haklar çerçevesinde hem yerel hem de ulusal alanda ciddi kazanımlar elde etmeyi hedeflemektedir. Bu kapsam çerçevesinde yaşadığı toplumun ve dünyanın farkında olan bireyleri; eşit, özgür ve adil bir çerçevede buluşturmayı amaçlamaktadır. “

Şu an gerçekleşen Somut Olmayan Kültürel Mirasımız: Geleneksel Türk Tiyatrosu projesi, sanatın ulaşamadığı yerlerde, bundan yoksun dezavantajlı toplumlara sanatı ulaştırıp, tanıtabilmek amaçlı ilerliyor. Geleneksel Türk Tiyatrosu’nun kaybolmaya yüz tutmuş mirasına sahip çıkılması hedefiyle yola çıkılan projede sanatsal açıdan hak ihlali yaşanan bölgelerde, hak ihlalini ortadan kaldırmak için bu disiplinleri görünür kılmak, eşit sanat hakkı, eşit sanat eğitimi ve eşit kültür sanat hakkı gibi kavramları, sanata ulaşımın kısıtlı olduğu bölgelere götürerek görünür kılıp farkındalık yaratmak da hedeflenen konular arasında.

Sivil inisiyatif olan Gençlik Haritası’nın ilk projesi “Taşrada Yetişen Gençlerin Geleceğin Sanatçısı Olma Yolundaki Hazırlık Haritası” oldu. 2019 yılında Avrupa Birliği Sivil Düşün desteğiyle başlayan projede Ankara’da yer alan Bambu Sahne ve Ankara Devinim Tiyatro da projenin ortaklarından. Proje için belirlenen pilot bölge Kırşehir bölgesiydi. Ancak Pandemi ile birlikte online eğitimle devam etti.

Şimdilerde ise, Somut Olmayan Kültürel Mirasımız: Geleneksel Türk Tiyatrosu adıyla hem Ankara taşra ilçelerinin çalışması hem de İç Anadolu’da belirlenen şehirlerin çalışması yürütülüyor.

Geleneksel Türk Tiyatrosu’nun beş başlığını merkeze alarak gönüllülük esaslı ve ücretsiz bir şekilde halkla buluşturuluyor. Ankara Üniversitesi’nin projeye dâhil olmasıyla akademik anlamda da projenin büyümesi hedefleniyor. 

 Projenin koordinatörü Ozan Demircioğlu, “Somut Olmayan Kültürel Mirasımız: Geleneksel Türk Tiyatrosu” başlığı altında yürüttüğümüz proje kapsamında öncelikle Ankara ve ilçelerine sonrasında da İç Anadolu şehirlerine gittik. Gençlik Haritası yola 2019 yılında başladı. Şu sıralar hızlı ve yoğun bir proje süreci gerçekleştiriyoruz. Geleneksel Türk Tiyatrosu alanında da bu alana yıllardır emek veren kişi, kurum veya ustalarla bir arada olmaya gayret ediyoruz. Başlıklar: Kukla Atölyesi, Meddah Atölyesi, Karagöz ve Hacivat Atölyesi, Orta Oyunu Atölyesi ve Köy Seyirlik Atölyesi. Örneğin; Ankara Deneme Sahnesi Türkiye’de köy seyirlik ve köy tiyatrosu üzerine ilk araştırmaları yapan Prof. Dr. Nurhan Karadağ’ın rahmetli olmadan öncesine kadar yürüttüğü tiyatrodur. Ankara Deneme Sahnesi’nde tiyatroya başladığım için bu işe vakıf olan, bu konuda gözlemi, farkındalığı ve yaratıcılığı, çalışması olan hocalarıma ve arkadaşlarıma danışarak Köy Seyirlik atölyesini Deneme Sahnesi ile birlikte gerçekleştirdik. İşi aslına uygun yürütmeye gayret ediyoruz ve paydaşlarımız olan tiyatrolarla gençler için atölyeler düzenliyoruz. Sivil Düşün’ün desteği dışında herhangi bir kurum ve kuruluştan maddi destek almadık. Şu an öncelikli derdimiz projeyi görünür kılmak, farkındalık sağlamak. İlerleyen süreçte Türkiye’nin diğer bölgelerinde de projeyi yürütmeyi düşünüyoruz.” diye belirtti. 

Ankara Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden mezun olan Buket Göçer projenin içinde yer alan gençlerden biri. “Taşrada, taşra ilçelerinde tiyatronun gelişmesi önemli. Tiyatronun hep batılı olduğuna dair bir algı var. Oysa Geleneksel Türk Tiyatrosu Anadolu’dan çok besleniyor. Sosyoekonomik olarak yüksek bir seviyede olmasa da insanlar tiyatroyla ilgilenmeli ve bunun yolu açılmalı. Okuldan mezun olmadan önce de tiyatro topluluğundaydım ve projeye dâhil olma fikri beni çok mutlu etti. Tiyatronun taşrada hep eksik bırakılan bir konu ve buna eğilen bir proje olması güzel” dedi.

Hacettepe Üniversitesi Halkbilimi’nden mezun olan Evrim Özkan, “Bölümümle ilgili ne yazık ki çok fazla iş alanı yok, bu kısıtlılık beni tiyatro gibi farklı alanlara yöneltti. Tiyatroyla ilgilenmek özellikle projeye başladıktan sonra manevi bir doygunluk sağladı. Proje sayesinde tiyatronun halkbilimi ile ilgili ortak noktalarını görebiliyorum. Ulaştığımız insanlar dezavantajlı bölgede yaşayan insanlar. Geçmiş dönemlerde bu gittiğimiz bölgede bu tarz etkinlikler yapılıyormuş ancak zamanla unutulmaya başlanmış. Bunların tekrar hatırlanması çok güzel. Gençlere ulaşmak özellikle teknolojinin bu kadar hayatımızı kapladığı bir dönemde oldukça zor ancak ilk başta çekinseler de ilgilerini çekiyor ve aramıza katılmak istediklerini söylüyorlar, böyle bir iz bırakmak çok mutlu edici. Projenin fotoğraf ve video çekimlerini de yaptığımdan bunun arşiv için önemli bir katkı sağladığını düşünüyorum, dedi. 

Ankara Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölümü’nden Ahmet Sezer Çelik: Ülkemizde yaratılmaya çalışılan fırsat eşitliğinde problemler var. Baktığımızda taşra yerlerinde merkezdeki yerlerle aynj şartlar yok. Bunların hepsi imkanlarla alakalı. Gençlik Haritası gençlerin önündeki engelleri kaldırıp fırsat eşitliği sağlamayı hedefliyor. Hayatında hiç Karagöz izlememiş, hiç kukla gösterisi görmemiş kişilere bunu sağlayarak bu anlamda eksiklikleri gidermek istiyoruz.

Hacettepe Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nden Celal Can Tanrıveroğlu: Aksaray atölyemizde hocamız geleneksel Türk Tiyatrosu’nun politik bir tarafı olduğundan da bahsetti. Her zaman yaşanan sorunları eleştirel bir dille ortaya koyuyor. Örneğin bir köyde yaşanan bir sorunu özellikle idareciler tarafından kaynaklananları esprili bir şekilde anlatarak, seyirci için de seyir zevki oluşturuyor. Bugün de geleneksel tiyatronun bu özelliğinden yararlanılabilir.

Ekip şu an 5 kişiden oluşuyor ve projeyle ilgilenmek ya da bilgi almak isteyenlerin “Gençlik Haritası” sosyal medya hesabını takip etmelerini, gittikleri güncel il ve ilçeleri de buradan paylaşacaklarını belirtiyorlar.